4. Sınıf Türkçe Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 43-44-45-46-47
4. Sınıf Türkçe Kitabı Özgün Yayınları Ye Kürküm Ye Metni Etkinlik Cevapları Sayfa 43, 44, 45, 46, 47
4. Sınıf Türkçe Kitabı Ye Kürküm Ye Metni Etkinlik Cevapları
4. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 43-44-45-46-47
1. Hazırlık yaptığınız Nasrettin Hoca fıkrasını arkadaşlarınıza anlatınız.
Cevap : Ya Tutarsa
Nasreddin Hoca bir gün gölün kıyısına gider. Elinde koca bir kaşık yoğurdu da yanına almış. Nasreddin Hoca, kaşığındaki yoğurdu göle sokmuş ve yoğurdu göle boşaltmış. O sırada köylülerden biri onu görmüş ve şaşkınlıkla:
– Hoca ne yapıyorsun, diye sormuş.
Hoca gülümseyerek:
– Gölü mayalıyorum, ne yapayım, demiş.
Adam, Hoca’ya bakmış ve kahkaha atarak:
– Ne diyorsun be Hoca, çıldırmış olmalısın. Koskoca göl hiç maya tutar mı?, demiş.
Hoca gülümsemesini hiç bozmadan:
– Peki ama ya tutarsa, demiş.
2. Anlatılan fıkralara göre Nasrettin Hoca’nın kişilik özellikleri hakkında arkadaşlarınızla konuşunuz.
Cevap :
Anlatılan fıkralara göre Nasrettin Hoca çok zeki, bilgili , mizah anlayışına sahip kibar bir insan. Bu kadar bilgiye sahip bir insanın bu kadar kibar ve insanı güldürürken öğretmesi gerçekten takdir edilecek bir durum. Nasreddin Hoca’ yı çok seviyorum.
3. Nasrettin Hoca hakkında edindiğiniz bilgileri arkadaşlarınızla paylaşınız.
Cevap :
Nasreddin Hoca, 1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar İlçesine bağlı Hortu Köyünde doğdu. Babası, bugün “Nasreddin Hoca” adını alan bu köyün imamı Abdullah Efendi, annesi Sıdıka Hanım’dır. Doğduğu yerin şimdiki ismi Nasreddin Hoca Mahallesi’ dir. İlköğrenimini, din görevlisi olan babasından almış, Sivrihisar ve Konya Medreselerinde ve Akşehir’ de öğrenimine devam etmiştir. Seyyid Mahmut Hayrani, Seyyid Hacı İbrahim Veli gibi devrin büyük hocalarından dersler almıştır.
eğitiminin ardından Anadolu’ nun çeşitli yerlerinde hocalık, katiplik, müderrislik, kadılık ve mahkemelerde bilirkişilik yapmıştır.
Her yıl 3-10 Haziran arası Nasreddin Hoca Şenlikleri düzenlenmektedir. Nasreddin Hoca Türbesi İç Anadolu Bölgesinde bulunan Konya ilindedir. Türbenin yanları açık ama kapısında kocaman bir kilit vardır . Bunlar Hoca’ nın mizah anlayışının sembolüdür.
4. Sınıf Türkçe Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 44 Cevapları
1. ETKİNLİK
Soru : a. Aşağıda, metinde geçen bazı kelimelerin sözlük anlamları verilmiştir. Anlamından hareketle bu kelimeleri noktalı yerlere yazınız.
Cevap :
Kaybolma : Bulunmama durumu.
Davet : Yemekli toplantı.
Misafirperverlik : Konuğa saygı göstererek onun rahatını, gereksinimlerini karşılamak.
İnsafsız : Vicdansız bir biçimde, acımasızca.
Soru : b. “Buyur etmek” deyiminin anlamını metinden hareketle yazınız.
Cevap : Bir kişiyi bir yere çağırmak anlamında kullanılmaktadır.
Soru : c. Metinde geçen aşağıdaki kelimeleri gerçek anlamlarına uygun olarak kullanacağınız birer cümle yazınız.
Cevap :
Davet Cümlem :
- Düğün davet mesajı bugün elime ulaştı.
- Beni bugün nişanına davet etti.
- Davet kartında yazım yanlışı yapılmış.
Yoksul Cümlem :
- Yoksul insanlarda en az zenginler kadar değer görmelidir.
- Bu mahallede gerçekten çok yoksul insan var.
- Yoksul olmanın ayıp olduğunu da kim söyledi!
İkram Cümlem :
- Bütün ikramları bizim için hazırladım.
- Bana yaptığı ikramlık kurabiyeler gerçekten mükemmeldi.
- İkram edersem kabul eder misin?
- Sen bana Allah’ ın bir ikramısın.
Kürk Cümlem :
- Bu kürkü ne kadara aldın merak ediyorum.
- Kürkle ilgili anlatılan fıkrayı sende duydun mu?
- Kürklere karşı ayrı bir ilgim var.
- Kürkleri çok şık bulduğumu söyleyemem.
2. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız.
1. Hoca davete önce nasıl gitmiş, nasıl karşılanmış?
Cevap : Hoca davete önce eski püskü elbiselerle gitmiş ama davet eden ve yüzüne bakan olmamış.
2. Hoca üstünü başını değiştirerek davete gittiğinde nasıl karşılanmış?
Cevap :Hoca üstünü başını değiştirerek davete gittiğinde Hoca’yı nereye oturtacaklarını, nasıl ağırlayacaklarını şaşırmışlar.
4. Sınıf Türkçe Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 45 Cevapları
3. ETKİNLİK
Soru : Metin ile ilgili iki soru da siz yazınız. Yazdığınız soruları cevaplayınız.
Soru : Hikayenin başlığı ismini nereden almaktadır?
Cevap : Nasreddin Hoca’ nın “ye kürküm ye” demesinden kaynaklanmaktadır.
Soru : Hikaye kimler arasında ve nerede geçmektedir?
Cevap : Hikaye bir davet yemeğinde , Hoca ve davettekiler arasında geçmektedir.
4. ETKİNLİK
Soru : a. Metinde anlatılmak istenen ana düşünce nedir? Aşağıya yazınız.
Cevap :
Metnin ana düşüncesi : İnsanların kıyafetleriyle ve dış görünüşleriyle karşılanmaları ve değer görmelerinin yanlış olduğudur.
Soru : b. Metnin ana düşüncesi, metindeki hangi cümle veya cümlelerle ifade edilmiştir? Aşağıya yazınız.
Cevap : “— Ye kürküm ye!.. Bu ikram sana, demiş. ” cümleleriyle anlatılmak istenmiştir. Çünkü burada Nasreddin Hoca “değer gören ben değil kürküm “demek istemiştir.
5. ETKİNLİK
Soru : Aşağıya, metnin içeriğine uygun farklı bir başlık yazınız. Neden bu başlığı yazdığınızı açıklayınız.
Cevap :
Kıyafetime Ziyafet metnin içeriğine uygun bir başlıktır. Çünkü bu davette kıyafeti düzgün olanların ağırlandığını görüyorum.
4. Sınıf Türkçe Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 46 Cevapları
6. ETKİNLİK
Soru : Metnin türü ile ilgili aşağıdaki ifadelerden doğru olanların başındaki kutucuğu işaretleyiniz.
Cevap :
- ( ✓ ) Metin dörtlükler hâlinde yazılmıştır.
- ( ✓ ) Metinde bilgilendirici ifadeler vardır.
- ( ✓ ) Metin hem eğlendirici hem de öğreticidir.
- ( ✓ ) Metnin ana duygusu vardır.
- ( ✓ ) Metinde kahramanlar, olay, mekân ve zaman gibi hikâye unsurları bulunmaktadır.
7. ETKİNLİK
Soru : a. Metnin üstünde verilen görseli inceleyiniz. Bu görselin metni anlamamıza nasıl yardımcı olduğunu açıklayınız.
Cevap : Metin ile resim çok uyumlu halde. Resim aynı zamanda metni çok güzel anlatmış diyebiliriz. Çünkü bir yemek sofrası, Nasreddin Hoca ve adamlar var ki kimse Hoca’ nın yüzüne bile bakmıyor, onla ilgilenmiyor. Bu tam hikayede geçtiği gibi. Hikayede de Nasreddin Hoca ile kimse ilgilenmemiş ve yüzüne bakıpta davet etmemiştir.
Soru : b. Aşağıdaki görselin, metnin hangi bölümüyle ilişkili olduğunu, yansıttığı duyguları, mekânın özelliklerini açıklayınız.
Cevap : Bu bölüm son bölümle ilişkilidir. Nasreddin Hoca kürkünü giyerek gelmiş ve sofra başına oturmuştur. Nasreddin Hoca üzgün ve adamda şaşkındır. Adam yaptıkları yanlışı anlamıştır. Burada sinir ve pişmanlık duyguları vardır. Adam yaptığına pişman olmuş ve hatasını anlamıştır.
8. ETKİNLİK
Soru : Nasrettin Hoca’nın hayatı ile ilgili edindiğiniz bilgileri kısaca aşağıya yazınız.
Cevap : Nasreddin Hoca, 1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar İlçesine bağlı Hortu Köyünde doğdu. Babası, bugün “Nasreddin Hoca” adını alan bu köyün imamı Abdullah Efendi, annesi Sıdıka Hanım’dır. Doğduğu yerin şimdiki ismi Nasreddin Hoca Mahallesi’ dir. İlköğrenimini, din görevlisi olan babasından almış, Sivrihisar ve Konya Medreselerinde ve Akşehir’ de öğrenimine devam etmiştir. Seyyid Mahmut Hayrani, Seyyid Hacı İbrahim Veli gibi devrin büyük hocalarından dersler almıştır.
eğitiminin ardından Anadolu’ nun çeşitli yerlerinde hocalık, katiplik, müderrislik, kadılık ve mahkemelerde bilirkişilik yapmıştır.
Her yıl 3-10 Haziran arası Nasreddin Hoca Şenlikleri düzenlenmektedir. Nasreddin Hoca Türbesi İç Anadolu Bölgesinde bulunan Konya ilindedir. Türbenin yanları açık ama kapısında kocaman bir kilit vardır . Bunlar Hoca’ nın mizah anlayışının sembolüdür.
4. Sınıf Türkçe Kitabı Özgün Yayınları Sayfa 47 Cevapları
9. ETKİNLİK
Soru : a. Nasrettin Hoca’nın beğendiğiniz fıkralarından birini kişi, olay ve mekân unsurlarını dikkate alarak kendi cümlelerinizle aşağıya yazınız. Yazdığınız fıkrayı türün özelliklerine uygun biçimde arkadaşlarınıza okuyunuz.
Cevap : Nasreddin Hoca birgün otururken adamın bir tanesi : _”Hocam bak biri baklava tepsisi almış gidiyor.” demiş. Hoca:”_Bundan bize ne ” demiş. Adam “_Ama sizin eve doğru gidiyor.” demiş. Bu defa Nasreddin Hoca”_O halde bundan sana ne ?” demiş.
Soru : b. Aşağıdaki ölçütlere göre uygun kutucukları işaretleyerek yazı çalışmanızı değerlendiriniz.
Cevap :
Bu kısmı kendinize göre değerlendirmeniz gerekmektedir.
SONRAKİ METNE HAZIRLIK
Soru : Genel ağdan, Türk Dil Kurumu ile ilgili araştırma yapınız.
Cevap : Türk Dil Kurumu Mustafa Kemal Atatürk ‘ ün teşviki ile 12 temmuz 1932 de kurulmuştur. Bu kurum Türk dilinin incelenmesi ve gelişmesi için çalışmalar yapar. Türk Dil Kurumunun üyelerine “Türkoloğlar” denir.
Çalışma yaptıkları konular; sözlük bilim ve uygulama, gramer bilimi ve uygulama, dil bilimi ve uygulama, terim bilimi ve uygulama, ağız araştırmaları, Lehçeleri bilimi ve uygulama, kaynak eserler bilimidir. yazım kılavuzu adı altında Türkçe sözlük yayımlanarak Türkçe’ nin korunması amaçlanır. En son yeni sözlük 2000 yılında yenilenerek yayımlanmıştır.
Türk Dil Kurumu’ nun yürüttüğü projeler ise; Türk Lehçeleri ve şiveleri sözlüğü ve grameri saha araştırması, Göktürk yazılı belge, yazı ve anıların albümü projesi ayrıca Türk dünyası destanlarının tespiti Türkiye Türkçesine aktarılması ve yayınlanma projeleridir
Nasrettin hoca’nın hikayelerini ve fıkralarını her zaman kitaplarımızda Türkçe ders kitapları okumak kitaplarında rastlarız bahsettiler ya fıkraları eğitici öğretici bilgi verici bazen bize düşündürücü eğlendirici birçok kombiye attığını görebiliyoruz yukarıdaki fıkrasında da Nasrettin hoca getirdim diye fıkrasını çok ünlü olduğunu söyleyebiliriz giyim kuşamı ne kadar önemli olduğunu ve yerine hangi kıyafetle giyebileceğini anlamında ve önemini anlatan hem de bize güldüren hem de anlam veren bir fıkra olduğunu okuyarak anlıyoruz.