Tarhana Çorbası Serbest Okuma Metni Etkinlik Cevapları 2. Sınıf Türkçe

İlkokul 2. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Tarhana Çorbası Serbest Okuma Metni Etkinlik Cevapları Sayfa 228, 229, 230, 231


2. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Tarhana Çorbası Serbest Okuma Metni Etkinlik Cevapları


“2. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 228, 229, 230, 231 Cevapları”, metnin detaylı analizini sunarken “İlkokul 2. Sınıf Türkçe Kitabı 6. Ünite Tarhana Çorbası Serbest Okuma Metni Etkinlik Cevapları”, öğrencilerin metindeki olayları ve kelime anlamlarını kavramalarına yardımcı olur.


“2. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 228-229-230-231 İlke Yayınları”

“2. Sınıf Türkçe İlke Yayınları Ders Kitabı Cevapları”, tarhana çorbası üzerinden geleneksel değerlere dikkat çekerken, “2. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 228-229-230-231 İlke Yayıncılık” etkinlikler ile öğrencilerin dil gelişimini desteklemektedir.


2. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 228-229-230-231


TARHANA ÇORBASI

Padişah, kılık değiştirerek gizlice saraydan çıktı. Amacı halkın arasına karışmak, onların hâllerini kendi gözleriyle görmekti. Bunu sık sık yapardı. Çarşı pazar dolaşır, esnafın durumunu inceler; sokak aralarında gezinir, insanların geçim sıkıntısı var mı, yok mu gözlerdi.

O gün niyeti, yakın köylerden birine gitmek ve çiftçinin durumunu öğrenmekti. Öyle de yaptı.

Köylerden birine gitti. Köy meydanında oturan birkaç köylü ile sohbet etti. Bu yıl ki ürünün bereketi, köylünün çektiği sıkıntılar, padişahtan bekledikleri hakkında fikir sahibi oldu.


2. Sınıf Türkçe İlke Yayınları Ders Kitabı Sayfa 229 Cevapları


Vakit öğleden sonraydı. Hava serinlemiş, rüzgâr biraz hızını artırmıştı. Padişah oradan ayrıldı. Yolda giderken köyden epey uzakta küçük bir ev gördü. Gidip o eve misafir olmayı düşündü ve yürüdü.

Kapıyı çaldı. İçeriden yoksul olduğu her hâlinden belli bir ihtiyar adamcağız çıktı. Kapısını çalan adamı güler yüzle içeri buyur etti. Yer gösterdi. Padişah oturdu, gerçekten de çok fakir bir evde olduğunu anladı. Ev, tek odadan oluşuyordu. Ocağın bir kenarında birkaç kap kacak terekleri dolduruyordu. Bir köşede küçük bir yüklük vardı. Ocakta isli bir tencerede fokur fokur bir çorba kaynıyordu. (…)

İhtiyar adam ile padişah sohbet ettiler. Güngörmüş, saçı sakalı ağarmış adam, konuğunun tavırlarından, konuşmasındaki incelikten padişah olduğunu anladı. Anladı anlamasına da fakir evceğîzînde koskoca bir padişahı nasıl ağırlayacağını düşündükçe ezildi.


2. Sınıf Türkçe İlke Yayınları Ders Kitabı Sayfa 230 Cevapları


Yoksulluğunun acısını hiç bu kadar hissetmemişti. Konuğuna ikram edeceği bir tas çorba ile bir dilim çavdar ekmeğinden başka bir şeyi yoktu. (…) Ocakta kaynamakta olan çorba pişmişti artık. Konuğuna ikram etmenin tam zamanıydı.

Orta yere tahta sofrayı koydu. Çavdar ekmeğini dilimledi. Büyük bir tasa buram buram kokan sıcak çorbadan doldurdu. Konuğuna dönerek,

— Sultanım, dar hane çorbasıdır. Buyur ye. Bundan aziz yemeğim, senden aziz konuğum yoktur, dedi.
Padişah, tanınmış olmaktan biraz rahatsız olsa da sofraya oturdu. Mis gibi kokan çorbayı kaşıkladı. Bu, ömründe yediği en lezzetli çorbaydı. Bir tas daha istedi. Onu da içti. İhtiyar adama dönerek,

— Bu ne hoş bir aştır! Allah bereketini artırsın, dedi.


2. Sınıf Türkçe İlke Yayınları Ders Kitabı Sayfa 231 Cevapları


İhtiyar adam,
— Neylersin sultanım, dar hane çorbasıdır, dedi.

Padişah, sarayına dönünce birçok armağan vererek çeşnici başını ihtiyar adama yolladı. İçtiği çorbanın yapılışını öğrenmesini ve saray mutfağında pişirilmesini istedi.

Türk mutfağının bu lezzetli ve besleyici çorbası, o günden sonra saray mutfağında da hak ettiği yeri aldı.

Söyleyiş farklılığından ötürü, ihtiyar adamın fakirliğini vurgulamak istediği için dar hane çorbası dediği çorbanın adı “tarhana çorbası” olarak dilimizde kaldı.

Sara GÜRBÜZ ÖZEREN
Hızır Yetiş
(Kısaltılmıştır.)



 

Our Score