5. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 36-37 KOZA Yayınları
5. Sınıf Türkçe Kitabı Yoldaki Kaya Serbest Okuma Metni Etkinlik Cevapları Sayfa 36, 37
5. Sınıf Türkçe Kitabı Yoldaki Kaya Serbest Okuma Metni Etkinlik Cevapları
5. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 36-37
Karapınar köyü sarp kayalıkların eteğindedir. Köyün alt yanında durup da kayalıklara doğru insan bir baktı mı başı döner. Sivri, boz kayalıklardır bunlar. Köylüler, çok çekmişlerdir bu kayalıklardan. Kışın çığ gelir, karlar eriyince sularla birlikte dev gibi kaya parçaları sürüklenir yamaçlardan aşağı doğru. (…)
Bir gece yarısı Karapınarlılar korkuyla uyandılar. Koskocaman bir kaya yerinden kopmuş yuvarlana yuvarlana gelmiş, köyün yolu üstünde durmuştu. Yoldan gidip gelmek iyice güçleşmişti. Sabahleyin bütün köylü kayanın başına toplandı. Hep birlikte kaldırmayı denediler. Olmadı. Bir milim bile oynatamadılar. Sonra kayayı parçalamak için dinamit aradılar, yoktu. Birkaç genç iri balyozlarla kayayı parçalamaya giriştiler. Bir parça bile koparamadılar. Şaşırıp kaldılar. Köyü dışarıya bağlayan tek yol neredeyse tıkanmıştı. Hayvanlar, insanlar zorlukla geçiyordu. Geçebilmek için kayanın etrafını dolaşıyorlardı.
Köy halkı, kayanın yanı başına çökmüş, bir yol arıyorlardı. Ne yapacaklardı? Nasıl kurtulacaklardı bu beladan? Demirci Mehmet’in aklına bir çare geldi. Yanındakilere: Benim dükkânda iki kalın demir levye var. Onları getirip kaldıraç gibi kullanalım, bir esnetir, bir yerinden oynatırsak aşağıya yuvarlayabiliriz, dedi.
Hemen dükkâna koştular. Kocaman iki kalın levyeyi getirdiler. Kayanın sağ tarafındaki bir boşluğa soktular. Bastırdılar. (…) Koca kaya bana mısın demiyor, yerinden kımıldamıyordu. Herkes ter içinde kalmıştı, yorulmuş bitmişti. Demirci Mehmet: Olmadı, bu yolla da kayayı yerinden oynatamayacağız, dedi. Başka yollar düşünmeye başladılar. Ne yapıp edip bu kayayı yerinden oynatmak zorundaydılar, köyün yaşlılarından Halil Ağa: Katırların gücünden yararlanalım, dedi. Bir urganla kayayı bağlayalım, katırlara çektirelim, böylece yerinden oynatırız.
5. Sınıf Türkçe KOZA Yayınları Ders Kitabı Sayfa 37 Cevapları
Köydeki katırların en güçlülerinden üçünü seçtiler. Kayanın gövdesine bağladıkları urganı katırlarla çektirmeyi denediler. Daha ilk zorlanışta urgan koptu. Bu da sonuç vermedi. Kalabalığın arasında Sessiz İsmail dedikleri genç bir köylü vardı. Konuşmayı sevmeyen, içine kapanık biriydi. Yanındakilere:
Ben bir yol buldum, dedi. Onu deneyerek bu kayayı parçalarız. Bakın büyük bir ateş yakıp bu kayayı iyice kızdıracağız. Sonra üzerine kovalarca su atacağız. Kızgın kayaya soğuk sular dökülünce kayada yarıklar, çatlaklar oluşur. Böylece parçalarız.
Sessiz İsmail’in önerisini tartıştılar. Sonunda denemeye karar verdiler. Kayayı tümüyle kuşatan büyük bir ateş yaktılar. Üç dört saat alevlerin içinde pişirdiler kayayı. Ardından tenekeler, bakraçlarla sular boşalttılar üzerine. Her su atışta kayadan “Cozz!” diye sesler çıkıyordu. Karanlık basıncaya değin sürdürdüler bu işi. Ertesi sabah yine toplandılar. Gerçekten büyük çatlaklar açılmıştı kayada. Çatlaklara balyozlarla giriştiler. Kolayca parçaladılar kayayı. Parçaları sağa sola yuvarlayıp yolu açtılar.
Herkes: Aşk olsun Sessiz İsmail’e, amma da akıllıymış, dediler. Hiçbirimizin düşünmediğini o düşündü.
Emin ÖZDEMİR
(Kısaltılmıştır.)
“5. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 36-37 KOZA Yayınları” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.