7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 35
7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Üniteye Hazırlık Cevapları Sayfa 35
2. Ünite Üniteye Hazırlık Cevapları
7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 35 Cevapları
1. Hac ve umre kavramlarının anlamlarını araştırıp öğreniniz.
Kısa Cevap : “Hac ve umre kavramlarının anlamlarını araştırıp öğreniniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.
Uzun Cevap :
Hac; Müslümanlığın beş şartından biri olan, Müslümanlarca zilhicce ayında Mekke’de yapılan, Kâbe’yi ziyaret ve tavaf ibadeti.
Hac şartların bulunması ile beraber Müslümanlar üzerine farz olur ve Müslümanlar orada bütün mal ve paralarından soyunarak herkesin ortak giymiş olduğu bir kıyafetle harika bir atmosfer yaşarlar.
Umre; Müslümanlıkta Kâbe’yi ve Mekke’deki öteki kutsal yerleri hac zamanı dışında ziyaret etme.
Hac yapamayan veya Hac yaptığı halde kutsal toprakları bir daha ziyaret etme şerefine nail olmak isteyenler Zilhicce ayı dışında kabe’yi ziyaret ederek umre şartlarını yerine getirirler.
2. Haccın kimlere farz olduğunu ilmihâl kitaplarından araştırınız.
Kısa Cevap : “Haccın kimlere farz olduğunu ilmihâl kitaplarından araştırınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.
Uzun Cevap :
Maddeler Halinde Haccın Genel Şartları
1. Müslüman Olmak
2. Ergin ve akıllı olmak
3. Hür olmak
4. Vakit
5. Haccı ifaya gücünün yetmesi
3. Kurban ibadetinin önemiyle ilgili bir hadis araştırınız ve bu hadisi defterinize yazınız.
Uzun Cevap :
Kurban ibadetinin önemiyle ilgili hadisler;
- Ey insanlar! Her sene her bir ev halkına kurban kesmek vâciptir.” (İbn-i Mâce, Edâhî, 2; Tirmizî, Edâhî, 18/1518)
Efendimiz (s.a.v), vefâtından sonra da kendisi adına kurban kesilmesini istemiştir. Haneş (r.a), Hz. Ali’yi iki tâne koç kurban ederken görmüş ve niçin böyle yaptığını sormuştu. Hz. Ali (r.a) şu cevâbı verdi: - “–Rasûlullah (s.a.v), bana (vefâtından sonra) kendisi için de kurban kesmemi vasiyet buyurmuştu. Bunlardan birini onun adına kesiyorum ve bunu da hiçbir zaman terk etmeyeceğim!” dedi. (Ebû Dâvûd, Edâhî, 1-2/2790; Tirmizî, Edâhî, 3/1495; Ahmed, I, 107))
- Rasûlullah (s.a.v) kurban günlerinin faziletine dâir şöyle buyurur: “Allah indinde günlerin en büyüğü, Kurban Bayramı günüdür, bunu, fazilette yevmü’l-karr (bayramın ikinci günü) takib eder.” (Ebu Davud, Menasık, 18/1765)
- Yine Efendimiz (s.a.v): “Sâlih amellerin Allah’a en ziyade sevimli olduğu günler, Zilhicce’nin ilk on günüdür!” buyurmuştu. Cemaatten bazıları:
“–Allah yolundaki cihaddan da mı?” diye sordu.
Allah Rasûlü (s.a.v):
“–Cihaddan da! Ancak canı ve malıyla cihâda çıkıp hiçbir şeyle dönmeyen (yani malı ve canını fedâ ederek şehid düşen) kişi müstesnâ!” karşılığını verdi. (Buhârî, Iydeyn, 11; Ebû Dâvûd, Savm, 61/2438; Tirmizî, Savm, 52/757)
- Rasûlullah (s.a.v.), koyunu kulağından çekerek kesmeye götüren bir kimseye rastlamıştı. Hemen müdâhale ederek:
“–Hayvanın kulağını bırak, boynunun kenarından tut!” buyurdu. (İbn-i Mâce, Zebâih, 3)
4. Genel Ağ, İslam ansiklopedisi vb. kaynaklardan Kâbe hakkında bir araştırma yapınız. Edindiğiniz bilgileri sunu hâline getiriniz. Hazırladığınız sunuyu sınıfınızda arkadaşlarınızla paylaşınız.
Kısa Cevap : “Kâbe hakkında bir araştırma yapınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.
Uzun Cevap :
Sözlükte “küp şeklinde nesne” manasıbda olan Kabe; ayetlerde “el-Beyt, el-Beytü’l-atîk, el-Beytü’l-harâm, el-Beytü’l-muharram, el-Mescidü’l-harâm” gibi farklı isimlerle de anılır. Kâbe’ye halk arasında ekseriyetle “Kâbe-i Muazzama” denilir.
Kabe’nin geçmişi hakkında birçok rivayet vardır
Bir rivayette Kabe’nin üzerinde bulunmuş olduğu toprağın manevi değer açısından yüksek olduğu ve onun için Allahu Teala’nın kabe’yi orada yapılmasını emrettiği ifade edilmiştir.
Kabe insanlığın ilk yaratılmasından itibaren bugüne kadar hep hürmet edilmiş ve müslümanlara kıble olarak belirlenmiş mukaddes bir yapıdır.
5. Saffât suresinin, 99-110. ayetlerini okuyunuz. Bu ayetlerde ne anlatıldığını defterinize not ediniz.
Uzun Cevap :
Saffât suresinin, 99-110. ayetleri;
﴾99﴿ İbrâhim, “Ben rabbime gidiyorum” dedi, “O bana yol gösterecektir.”
﴾100﴿ “Rabbim! Bana iyilerden olacak bir evlât ver!”﴾101﴿ Bunun üzerine kendisine akıllı ve iyi huylu bir erkek çocuğu olacağını müjdeledik.
﴾102﴿ Çocuk, babasıyla beraber iş güç tutacak yaşa gelince babası ona, “Yavrucuğum” dedi, “Rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm; düşün bakalım sen bu işe ne diyeceksin?” Dedi ki: “Babacığım! Sana buyurulanı yap; inşaallah beni sabredenlerden biri olarak bulacaksın.”
﴾103﴿ Her ikisi de (ilâhî buyruğa) teslim olunca ve babası onu yüzüstü yatırınca,
﴾104﴿ “Ey İbrâhim!” diye ona seslendik;
﴾105﴿ “Tamam, rüyanı gerçekleştirmiş oldun.” İşte iyileri biz böyle ödüllendiririz.
﴾106﴿ Bu, kesinlikle apaçık bir imtihandı.
﴾107﴿ Biz, (oğlunun canına) bedel olarak ona iri bir kurbanlık verdik.
﴾108-109﴿ Onun hakkında, “İbrâhim’e selâm olsun!” ifadesini sonradan gelen nesiller arasında devam ettirdik.
﴾110﴿ Evet, iyileri işte böyle ödüllendiririz.