Hac ibadetinin dinimizdeki önemini, ayet ve hadislerle açıklayınız.
7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Hac ibadetinin dinimizdeki önemini, ayet ve hadislerle açıklayınız. konusunu kısaca ele alacağız.
“Hac ibadetinin dinimizdeki önemini, ayet ve hadislerle açıklayınız.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap :
“Şüphesiz, ‘Safa’ ile ‘Merve’ Allah’ın işaretlerindendir. Böylece kim Evi (Ka’be’yi) hacceder veya umre yaparsa, artık bu ikisini tavaf etmesinde kendisi için bir sakınca yoktur. Kim de gönülden bir hayır yaparsa (karşılığını alır). Şüphesiz Allah, şükrün karşılığını verendir, bilendir.”
(Bakara,158)
Peygamberimize hangi amelin daha faziletli olduğu sorulunca: “Allah’a ve Rasûlü’ne iman, sonra Allah yolunda cihad ve sonra mebrûr hac” [9] cevabını vermiştir. “Umre, ikinci bir umreye kadar olan günahlara kefârettir. Mebrûr haccın karşılığı ise ancak cennettir.”
“Hac ibadetinin dinimizdeki önemini, ayet ve hadislerle açıklayınız.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap :
“Hacc, bilinen aylardır. Böylelikle kim onlarda haccı farz eder (yerine getirir)se, (bilsin ki) haccda kadına yaklaşmak, fısk yapmak ve kavgaya girişmek yoktur. Siz, hayır adına ne yaparsanız, Allah, onu bilir. Azık edinin, şüphesiz azığın en hayırlısı takvadır. Ey temiz akıl sahipleri, Benden korkup-sakının.” (Bakara, 197)“
“Kendileri için birtakım yararlara şahid olsunlar ve kendilerine rızık olarak verdiği (kurbanlık) hayvanlar üzerine belli günlerde (kurban adarken) Allah’ın adını ansınlar. Artık bunlardan yiyin ve zorluk çeken yoksulu da doyurun.” (Hac, 28)
Hz. Ömer (r.a.)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu: ” Hac ve umreyi peşi peşine yapınız. Bu ikisi, körüğün; demir, altın ve gümüşün pasını yok ettigi gibi, fakirliği ve günâhları yok eder. Mebrûr haccın sevabı ancak cennettir” (Tirmizî, “Hac”, 2; Nesâî, “Hac”, 6; İbn Mâce, “Menâsik”, 3)
Abdurrahman b. Ya’mer (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu: “Hac arafattır, Hac arafattır, Hac arafattır, Minâ günleri ise üç gündür.” “… Kim iki gün içerisinde Minâ’dan Mekke’ye dönerse ona günah yoktur, kim de geri kalırsa yolunu Allah ve kitapla bulduğu takdirde günaha girmemiş olur…” (Bakara,2/ 203)
Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu: “Allah, hiçbir günde, arefe günündeki kadar bir kulu ateşten çok azat etmez. Allah mahlukata rahmetiyle yaklaşır ve meleklere karşı onlarla iftihar ederek “Bunlar ne diliyorlar?” buyurur” (Müslim, “Hac”, 436; İbn Mâce, “Menâsik”, 56)
“Hac ve umre yapanlar Allah’ın misafirleridir. O’ndan birşey isterlerse, onlara cevap verir. Af isterlerse onları affeder” [11]
“Kim Allah için hacceder de (bu sırada) kötü söz ve fiillerden ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, (kul hakkı dışında) annesinin onu doğurduğu gündeki gibi (hacdan) döner.”